Futbol dünyasında çift pasaportlu oyuncuların yükselişi artık köprülerin sınır tanımadığı dünya konjonktüründe alışıldık bir durum olmaya başladı. Kökenleri ve kültürel miraslarına göre farklı ülkelerde doğan ve büyüyen futbolcular aynı zamanda pek çok farklı ülke için uluslararası sahnede geniş bir yelpazeyi temsil ediyorlar. Bu çeşitliliğin en ilginç örneklerinden biri ise geçtiğimiz yaz Manchester United’la arasında transfer söylentileri çıkmasıyla tanıştığımız 21 yaşındaki kaleci Zion Suzuki.
Zion’un aslında hikâyesi pek çok farklı yere dokunsa da tartışmasız Japonya için oynaması ve futbolunu da orda geliştirmesi onu en çok samuray kökleriyle değerlendirmemizi mantıklı kılıyor. Asya Kupası’nda milli takımın kalesini de koruyarak artık bir sonraki adıma geçtiğini gösterdi. Turnuvada maruz kaldığı ırkçı saldırılar da bu bahsettiğimiz multinasyonel durumun bazı cahil ve akılsız gruplarca anlaşılamadığını acı bir şekliyle gösterdi #saynotoracism #redcardtoracism
Bir Ganalı baba ve bir Japon annenin evladı olarak ABD’nin Arkansas eyaletinde Little Rock şehrinde dünyaya geldi. Bu eşsiz aile mirası ve üstüne doğum yeri onu uluslararası düzeyde ABD, Gana ve Japonya’yı temsil etmeye uygun hale getirdi. Ailesiyle birlikte Japonya’ya taşınan Zion Suzuki'nin futbolculuk kariyeri ülkenin önemli takımlarından olan Urawa Red Diamonds'ta başladı ve kısa sürede basamakları yükseldi.
Henüz 16 yaşındayken kulübüyle profesyonel sözleşme imzalayarak kulüp tarihinin en genç profesyonel olan oyuncusu olarak tarihe kazındı. Mayıs 2021'de Vegalta Sendai'ye karşı J1 Ligi’nde ilk maçına çıktı. Ardından üst üste üç maçta kalesini gole kapatarak kısa sürede tüm ilgilerin odağı oldu.
Urawa Reds kariyerinde dört kupa kazansa da önünde veteran Japonya milli takımı oyuncusu Shusaku Nishikawa olduğu için düzenli bir ilk 11 oyuncusu olmayı bir süre başaramadı. Kulübün son dönemlerdeki en başarılı sezonu olarak kabul edilebilecek 2022 yılında kazanılan Asya Şampiyonlar Ligi’nde tecrübeyi sadece kenarda gözlemleyerek de olsa edinme fırsatı buldu. Shusaku onun için as takımda geçirdiği süre boyunca kuşkusuz önemli bir mentor oldu.
Aynı zamanda bu dönem Japonya milli takımının genç yaş gruplarında da boy gösterdi. U15 kategorisinden başlayarak U23 kategorisine kadar yükseldikten sonra ilk kez Japonya milli takımı formasını Hong Kong'a karşı 6-0'lık galibiyet alınan maçta giyerek bu sayfaya da güzel bir başlangıç yazdı. Buradaki en büyük sıçrayışı ise Katar’da geçtiğimiz Ocak-Şubat aylarında düzenlenen Asya Kupası’na takımının “bir numarası” olarak gitmesi oldu.
Uzun yıllardır Manchester United scoutlarının radarında olduğu belirtilen Suzuki’ye ilk resmi teklifi 2023 yazında David de Gea sonrası kalesindeki kurguyu baştan yazacakları dönemde yaptılar. Aynı zamanda Kamerunlu file bekçisi Andre Onana ile de anlaşan "Kırmızı Şeytanlar" için Zion Suzuki muhtemelen ikinci kaleci olarak daha çok kupa maçlarında forma bulacaktı. Henüz 20 yaşında olmasına ve bu kadar cazip bir kulüpten gelen teklife rağmen o oynamayı ve tecrübe kazanmayı seçti. Genç kaleci düzenli ilk 11 oynayabileceği Belçika kulübü STVV'nin projesine inanarak onlara katılmayı tercih etti.
Zion Suzuki'nin Belçika'ya gidişinde muhtemelen STVV’nin Japonya’yla olan güçlü bağları da etkili oldu. Kulüp 2017’de önemli bir Japon firması olan DMM tarafından satın alındı. Bunun yanı sıra stadyum isim sponsorluğu da dâhil olmak üzere pek çok sponsoru Japon firmalar olan ve hatta üst düzey yönetiminde pek çok Japon profesyonel olan kulüpte yeni bir rüzgâr başladı. Eski Premier Lig şampiyonu Shinji Okazaki, Ryotaro Ito, Ryoya Ogawa, Rihito Yamamoto, Chima Fujita ile birlikte son sezon sıralamalarda alt grupta kalan takımın yeni bir numarası olarak mesaisine başladı.
Suzuki'yi izlerken dikkatinizi ilk çeken şey refleksleri ve top dağıtımıdır. 21 yaşındaki genç kaleci, tam anlamıyla artık oyunun içine daha çok dâhil olan modern kaleci gibi görünüyor. Geriye doğru oyun kurma yeteneği ve ceza sahasından çıkış cesareti nedeniyle aslında Manchester United’in yedeği olmasını istediği Andre Onana’yı oldukça anımsatıyor. STVV’de yerini doldurduğu başka bir Japon milli kalecisi Daniel Schmidt’ten sonra profil itibariyle kulübü ileriye taşıyacağa benziyor. Bu sezon hala play-off sistemi olan ligde Şampiyona grubuna kalamasalar da geçen sezona göre normal sezonu yukarda bitirmeleri olumlu noktalardı.
Taşıdığı farklı kültürel miraslar ve kendine has tarzıyla Zion Suzuki’yi Genç Lan Bunlar serisi altında kısaca anlatmak istedim. Umarım başarılı olur ve kendine yapılan çirkin saldırılara kulağını tıkayarak gururla kim olduğunu tüm dünyaya gösterir.
Mustafa Öztürk a.k.a Sambacı